Senan Kazımoğlu
Filistin Desteği mi, Türkiye Düşmanlığı mı?
İsrail'in Gazze’de 7 Ekim tarihinde başlattığı ve hâlâ devam eden soykırımlarını bahane eden Türkiye’deki bazı şer odakları, Azerbaycan’a saldırmaya başladılar. Tabii, ilk başlarda petrol meselesi gündemde yoktu. İlk günler, montaj ve asılsız haberlerle Azerbaycan'ın güya İsrail’den yana açıklama yaptığına dair sahte haberler oluşturulmaya çalışıldı. Fakat Azerbaycan resmilerinin Filistin’i destekleyen açıklamalarından sonra, mesele kendiliğinden gündemden düşmeye başladı.
İşte bu noktada, belirli ülkelerden destek alan bazı gruplar ortaya çıkarak Azerbaycan’ın İsrail’e petrol gönderdiğini iddia edip, suları yeniden bulandırmaya başladılar. Bu grupların içinde özellikle birisi var ki, ne kadar Azerbaycan ve Türkiye düşmanı varsa, hepsi burada yer alıyor. Grubun adı da "Filistin" olunca, maalesef bazı temiz insanımızı de kendi yalanlarına inandırmayı başardılar. Grup ortaya çıktığından beri bu köşeden, ne mal olduklarını hep yazdık, çizdik. Bu sebepten bazen okuyuculardan eleştiriler de aldık. Ancak gelinen noktada, grup artık kendi rengini iyice belli etmeye başladı. Grup, yaptıklarıyla bir kez daha ne din, ne Filistin, ne de insanlık derdinin olmadığını gösterdi.
Türkiye’de kamu düzenini bozarak izinsin eylem yapan iki Filistinli sınır dışı etmek üzere Göç İdaresi'nin Geri Gönderme Merkezi'ne alınca malum grup ortalığı karıştırmaya başladı. Elbette bu hassas bir konu, hele hele Filistinliler için. Ancak Türkiye’de tanıdığım hiçbir Filistinli, gösteriye katıldığı için sınır dışı edilmez; hatta bazen gösteriyi düzenleyen taraf bile olurlar. Demek ki burada başka bir mesele var. Ben de Türkiye’de eğitim alan uluslararası bir öğrenciyim. Bugüne kadar Azerbaycan veya İslam Dünyası'yla ilgili birçok gösteri ve eyleme katıldım; bazen bu gösterileri düzenleyen ekibin içinde yer aldım. Ancak bu gösterilerin hepsi izinli gösterilerdi. Elbette her ülkenin bir kanunu var ve burada yaşıyorsak bu kanunlara uymamız gerek. Uyulmadığı takdirde, hakkımızda belirlenecek cezayı da kabullenmemiz gerektiği bilinciyle Türkiye’de ikamet hakkı elde ettik. Mesele de bundan ibaret.
Fakat bu grup, yasa dışı eylemlere katıldıkları ve üzerlerine aldıkları yükümlülükleri yerine getirmedikleri için Geri Gönderme Merkezi'ne gönderilen Filistinli kişiler için eylem düzenledi. İşte işin düğümü burada çözüldü. Bebek katili İsrail’i sözde protesto eden malum gruba ilk destek, yine bebek katili terör örgütünün siyasi uzantılarından geldi. Zaten daha önce marjinal sol ve terör örgütüne yakın medya kuruluşlarının malum grubu desteklediklerini görüyorduk; ama bu defa destek, meclisteki uzantılarından oldu. Fakat çok garip bir şekilde, daha önce bu partinin eylemlerini ve fikirlerini sürekli reklam eden, propagandasını yapan sözde İslami kuruluşlar bile bu meselede üç maymunu oynadılar. Üstelik bu grubun İslam ile hiçbir ilgilerinin olmadığını bildikleri halde...
Tüm bu yaşananlardan sonra kendinize bir sorun: Bebek katillerini sözde protesto edenleri, yine bebek katilleri ve Türkiye düşmanları destekliyorsa, burada bir gariplik yok mu?